Gordon Allport Kimdir? (Psikoloji)

Gordon Allport, modern kişilik psikolojisinin öncülerinden biri olarak kabul edilen Amerikalı bir psikologdur. İnsan kişiliğini anlamak için bireyin benzersiz özelliklerine odaklanan Allport, kişilik kuramları ve ön yargı üzerine yaptığı çalışmalarla psikoloji literatüründe önemli bir yer edinmiştir. Özellikle Kişilik (Trait) Kuramı, bireylerin kalıcı kişilik özelliklerine vurgu yaparak psikolojide yeni bir bakış açısı sunmuştur. Ayrıca dindarlık, sosyal algı ve ön yargılar üzerine yaptığı çalışmalar, sosyal psikolojiye de büyük katkılar sağlamıştır. Bu yazıda, Allport’un teorileri ve psikolojiye katkıları incelenecektir.

Gordon Allport

 

Gordon Allport ve Kişilik Kuramı (Trait Theory)

Gordon Allport, kişilik psikolojisinin gelişimine yön veren isimlerden biri olarak, kişiliğin bireye özgü ve tutarlı özelliklerden oluştuğunu savunmuştur. Ona göre kişilik, doğuştan getirilen biyolojik eğilimler ile çevresel etkilerin birleşimi sonucu şekillenir. Ancak, kişilik yalnızca anlık davranışlardan ibaret değildir; aksine, bireyin farklı durumlarda sergilediği kalıcı eğilimlerin bir yansımasıdır. Bu yaklaşım, Allport’un Kişilik (Trait) Kuramı olarak bilinen teorisinin temelini oluşturur.

Allport, kişilik özelliklerini farklı seviyelere ayırarak “özellik hiyerarşisi” kavramını geliştirmiştir. Ona göre, kişiliği şekillendiren üç temel özellik türü bulunmaktadır: Kardinal özellikler, bireyin hayatının her alanında baskın olan ve davranışlarını büyük ölçüde yönlendiren özelliklerdir (örneğin, aşırı yardımsever biri için “fedakârlık” temel bir özellik olabilir). Merkezi özellikler, bireyin genel karakterini tanımlayan, ancak her durumda baskın olmayan kişilik özellikleridir (dürüstlük, nezaket gibi). İkincil özellikler ise belirli durumlara özgü, daha değişken kişilik eğilimleridir (belirli bir konuda sabırsızlık göstermek gibi).

Allport’un özellik kuramı, bireylerin kişilik yapısını kalıcı eğilimler üzerinden anlamaya yönelik önemli bir adımdı. Bu teori, daha sonraki kişilik araştırmalarına da temel oluşturarak, Beş Faktör Modeli (Big Five) gibi modern kişilik teorilerinin gelişmesine katkı sağlamıştır. Onun vurguladığı bireyselliğe odaklanan yaklaşım, kişilik çalışmalarında “herkes için geçerli genel kurallar” yerine, bireylerin kendine özgü kişilik yapılarının dikkate alınması gerektiğini savunarak psikolojiye yeni bir bakış açısı getirmiştir.

Allport – İçsel ve Dışsal Dindarlık

Gordon Allport, bireylerin dini inançlarını ve bu inançlarla olan ilişkilerini inceleyerek içsel ve dışsal dindarlık kavramlarını psikoloji literatürüne kazandırmıştır. Ona göre, dindarlık her bireyde aynı motivasyonlarla ortaya çıkmaz; bazı insanlar dini inançlarını içselleştirirken, bazıları daha çok dışsal nedenlerle dindarlık sergiler. Bu ayrımı açıklamak için Allport, içsel (intrinsic) ve dışsal (extrinsic) dindarlık kavramlarını ortaya koymuştur.

İçsel dindarlık, bireyin dini inançlarını samimi bir şekilde benimsemesini ve bunları hayatının ayrılmaz bir parçası haline getirmesini ifade eder. İçsel olarak dindar bireyler, dini inançlarını içten gelen bir motivasyonla yaşarlar ve ahlaki değerlerini bu inançlara göre şekillendirirler. Din, onlar için bir araç değil, yaşamın anlamını bulmaya yönelik bir amaçtır. Öte yandan, dışsal dindarlık, bireyin dini inançları daha çok sosyal kabul görmek, statü kazanmak veya kişisel çıkarlar elde etmek için kullanmasını ifade eder. Dışsal olarak dindar kişiler için din, sosyal ilişkilerde avantaj sağlamak ya da belirli gruplara ait hissetmek gibi daha pragmatik amaçlara hizmet edebilir.

Allport’un bu ayrımı, dindarlık ile ön yargı arasındaki ilişkiyi anlamada önemli bir çerçeve sunmuştur. Araştırmaları, dışsal dindarlığa sahip bireylerin, dini değerleri yalnızca belirli çıkarlar için benimsediklerinden, farklı gruplara karşı daha fazla ön yargılı olabildiklerini göstermiştir. Buna karşın, içsel dindarlığa sahip bireylerin dini inançlarını daha samimi ve evrensel ahlaki değerler çerçevesinde yaşadıkları için, daha hoşgörülü ve açık fikirli olma eğiliminde oldukları bulunmuştur. Bu ayrım, din psikolojisi ve sosyal psikoloji alanlarında uzun yıllar boyunca yapılan araştırmalara ışık tutarak, bireylerin dini motivasyonlarını daha iyi anlamamıza katkı sağlamıştır.

 

Allport – Ön Yargı Hakkında Çalışmaları

Gordon Allport, sosyal psikoloji alanında önemli bir yere sahip olan ön yargı (prejudice) kavramı üzerine yaptığı çalışmalarla tanınır. Ona göre ön yargı, bireylerin belirli bir gruba dair edindikleri kalıplaşmış düşüncelerle şekillenen ve genellikle olumsuz tutumlarla kendini gösteren bir olgudur. “The Nature of Prejudice” (1954) adlı kitabında, ön yargının bireyler ve toplum üzerindeki etkilerini detaylı bir şekilde ele almış ve bu kavramın psikolojik kökenlerini incelemiştir. Allport’a göre ön yargı, yalnızca bireysel bir tutum değil, aynı zamanda toplumsal yapıların desteklediği ve beslediği bir süreçtir.

Allport, ön yargının farklı düzeylerde ortaya çıkabileceğini belirterek, ön yargının beş aşamasını tanımlamıştır. Bunlar: sözel düşmanlık (düşmanca ifadeler kullanma), kaçınma (önyargılı gruptan uzak durma), ayrımcılık (eşit hakların reddedilmesi), fiziksel saldırı (şiddet eylemleri) ve imha (soykırım gibi aşırı durumlar) olarak sıralanır. Bu model, ön yargının sadece düşünce düzeyinde kalmayıp, zamanla daha ciddi ayrımcı ve yıkıcı davranışlara dönüşebileceğini göstermesi açısından oldukça önemli bir çerçeve sunmuştur.

Ayrıca, Allport temas hipotezi (contact hypothesis) ile, ön yargıyı azaltmanın yollarını da incelemiştir. Ona göre, farklı gruplardan bireyler eşit statüde, ortak hedefler doğrultusunda ve kurumsal destek altında bir araya geldiklerinde, ön yargılar azalabilir. Bu teori, özellikle çok kültürlü toplumlarda sosyal uyumu artırmak için önemli bir yaklaşım olarak kabul edilmiştir ve günümüzde eğitimden iş dünyasına kadar birçok alanda uygulanmaktadır. Allport’un ön yargı üzerine yaptığı çalışmalar, sosyal psikolojiye kalıcı katkılar sunmuş ve ayrımcılıkla mücadelede bilimsel bir temel oluşturmuştur.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir